Bir kere inanılmaz hızlı öğrenmeye başladı. El sallayarak bye bye yapmayı, “atta” ve “anne” demeyi, alkış yapmayı hep bu ay yaptı. 11. ay civarı yapmaya başladığı ce-eee’ye bir de ses ekledi ce-eee sesini yapıyor artık ama a-aaa diyerek. “Baba” hala dedirtemedik ama çubuğa halkaları dizmeyi, şekilleri uygun deliklerden sokmayı, top oynamayı, koltuğun altına giden topu yere yatıp uzanarak almayı, ve bir kaç saniye ayakta kendi başına durabilmeyi hep 12. ayda yaptı. Bir de kutuların kapaklarını çevirerek açıp kapatabiliyor. Bunu yapabildiğini ilk Pilsan’ın çitlerinin bağlantı yerlerindeki vidaları çevire çevire açabildiğinde fark ettik. Pet şişe kapağını açıp kapamak en sevdiği. Bir de gölgelerin gücü adına oyunumuz var... Yumruklarını sıkıp “ııııı” diye kendini sıkıyor :) . Tutunarak yürümesi geçen aya nazaran daha düzgün ama tabi ki yalpalıyor hala. 12.ayın sonuna doğru da ilk defa bir yerden destek alarak koltuğa tırmandı. Bir de boyunun yetmediği yerleri görebilmek için parmak ucunda kalkıyor
Bu ay ona 11
aylık adım adım büyüyorum setini aldık. O setteki çubukları deliğe sokmasa da parmağını
damacananın borusuna çok güzel sokuyor. Sanırım aynı boyda olduklarından
damacana en sevdiği oyuncaklarından! Bir de fırının altındaki çekmece var
tabi ki… O kadar ustalaştı ki o çekmecede, parmaklarını sıkıştırmadan kapatmayı
öğrendi. Henüz mutfaktaki dolapları veya buzdolabını açmayı beceremiyor ama
yakındır. Biz açtık mı hemen içlerine dalıveriyor.
12. ayın en
temel özelliklerinden biri de, yerde minik ufak ne bulsa ağzına atıp yiyip
yutuyor. Normalde kaşığa ağzını açtıramadığım yavrum, çer çöpü bir güzel mideye
indiriveriyor. Yemek olayında anlaşıldığı üzere problem yaşıyoruz. Kerem’e
yemek yedirebilmek için çok uğraşıyoruz ve bu çok yorucu oluyor. Elimden
geldiğince kendi yiyebileceği şekilde yiyecekleri hazırlıyorum ve önüne
koyuyorum ama günü gününü tutmuyor. Bazen yiyor bazen yemiyor, ama genel olarak
çok az yediğini söylemem lazım. Kahvaltı hariç, onu güzel yapıyor. Bir de çok su içiyor. Ona aldığım alıştırma bardağında artık ustalaştı, sanırım 11. ay içinde de becerebiliyordu ama artık kendi kendine içiyor suyunu bardağını iki yanlardan tutup.
12. ayında
Kerem öğlenleri hiç anne sütü almadı. Onun yerine 150cc mama içti (En son 24 Kasım'da
öğlen süt sağmıştım). Ben sadece günde 2 kere emziriyorum. Biri akşam
uykusundan önce, bir de sabaha karşı uyandığında. Zaten süt artık çok azaldığı
için akşam uykusundan önce mama da hazırlıyorum. Yemekte az yediyse 120cc, çok
yediyse 60cc süt hazırlıyorum, üstüne emziriyorum, böylece kapanışı memede
yapmış oluyor ve istediği kadar emiyor. Hatta bazen o kadar uykusu gelmiş
oluyor ki kitap falan okumadan hemen ışığı kapatıp onu yatağına koyuyorum.
Artık üstümde uyuyamıyor zaten... Sanki rahat edemiyor.
12. ay içinde
uyku düzenini aynen devam ettirmeye çalıştık ama özellikle haftasonları
düzenini bazen biraz da bile isteye bozuyorum. Çünkü bizimle zaman geçirmek
istiyor, o nedenle genelde sokakta bizimle gezerken pusette veya arabada yol
alırken uyuyor. Hala gündüz iki uyku yapıyor ama uyanık kaldığı saatler
gittikçe uzadı. Mesela 07:30 gibi kalktığında 11:00’e kadar dayanabiliyor. Veya
12’de uyandıysa, 16:00’ya kadar uyanık kalabiliyor. Haftasonları ben uyutucam
diye kasmayınca herşey daha güzel oldu, ne ben uyumuyor diye geriliyorum, ne de
o zorla uyutulduğu için ağlıyor. Bu ay içinde nerdeyse her Pazar sabahı evden 10 gibi çıkıp sokakta kahve içtik ve Kerem pusette uyudu. Ayak tulumunu da iyi ki almışım, çocuk temiz hava alarak mis gibi uyuyor.
Herkes mutlu!
Herkes mutlu!
Bu ay içinde
ilk defa bir doğum günü partisine katıldı Kerem. Gayet sosyal ve problemsiz
olduğunu söyleyebilirim. Ağlamadı, hiç tanımadığı insanların hop diye kucağına
gidiverdi, diğer çocuklarla az da olsa etkileşime girdi. Yılbaşından sonra
belki onu sosyalleşsin diye haftada bir gün olan oyun gruplarına taşırım, dur
bakalım!
Bu ay, yani 1
yaşı Kerem’le en eğlendiğimiz aylardan oldu. Artık bizi daha çok anlıyor,
müzikle dans ediyor ve hoşuna giden bir şey oldu mu kahkahalarla kıkır kıkır
gülüyor. Bu da bizim çok hoşumuza gidiyor tabi ki!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder